İki harf… Bu iki harf arasına ne çok hikaye sığıyor…
Her şey an meselesi. Her hikaye anda saklı ve anda var olabiliyor ancak. İnsan anda oldukça, var oluyor. Anda kaldıkça, insan oluyor. Anda var olabildikçe, ilişki kurabiliyor.
İki harften oluşan bu kelime aynı kendi gibi çok küçük bir zaman dilimini kapsıyor. Bu yüzden zaman parantezini ne kadar küçültürsek o kadar anda kalabiliyoruz.
Anda kalabilmek; şimdi ne yaptığımızı, nasıl hissettiğimizi, ne söylediğimizi, ne yediğimizi fark ederek gerçekleşiyor. Nefes alıp verdiğimizin farkında olabildiğimiz sürece anda var oluyoruz, ilişki kurabiliyor ve yönelebiliyoruz.
Anda kalabilmenin önkoşulu olan farkındalığın kardeşi, bir şeye doğru yönelmektir. Yöneldikçe, seçim yapar ve özgürleşiriz. Örneğin bir duyguyu fark etmek ve o duyguya yönelmek; duygunun içindeki ihtiyacı hissetmek ve bu ihtiyaçla ne yapabileceğimizi seçmek tüm bunlar anda kalarak mümkün olur. Anda kalmak, bizi özgürleştirir ve seçim sunar. Ezbere olan sözde yaşam becerimizi ekarte eder.
Anda kalma meselesi, göründüğü kadar kolay bir mesele değildir. Çoğu zaman anda kaldım diye düşünürken diğer anları kaçırıyoruz. An değişiyor, akıyor ve bizim de onun ritmiyle akmamızı istiyor. Anda kalmak, zamanın ritmine ayak uydurmayı gerektiriyor. Değişime, gelişime bazen de gerilemeye izin verebilmeyi gerektiriyor.
Mutluluğu, sevinci, kederi anda kalabiliyorken ancak dolu dolu yaşayabiliyoruz. Tam anlamıyla yaşanmayan bu duygular anda kalmayı mümkün kılmadığı gibi geriye keder ve kaygı bırakıyor. Her şeye hazırlıklı olmayı isteyen kontrolcü yapımız gelecek kaygısı yaratırken; geçmişteki acılar ve yaşanmamışlıklar keder yaratıyor. Kısacası geçmişin kederini; geleceğin kaygısına çevirmemek ancak anda kalabilme becerisiyle mümkün oluyor.
Anda kalmak, peki ama nasıl?
- Her şeyin olması gerektiği zamanda olduğunun ve aynı zamanda değişimin sadece gelişimi değil gerilemeyi de içerdiğinin kabulü;
- Hiçbir şeyin aynı kalmadığının ve yaşamın bir an meselesi olduğunun farkındalığı;
- Farkında olarak yönelmenin, bize seçim yapma özgürlüğü sunduğu bilgisiyle yaşama gerekliliği.
Özetle anda kalabilmek; hazırlık yapmadan her an hazır olabilme becerisidir.
Bir yanıt yazın